10 Ağustos 2013 Cumartesi

Dancer in the Dark / Karanlıkta Dans (2000)

 
 



Hayatı müzikalmişçesine yaşayan yada daha doğru bir ifadeyle 'yaşamak isteyen' kadının hikayesi. Bunda yaşadığı görme bozukluklarının ve gerçek hayatta dönen binbir türlü dolaba yabancılık çekmesinin de büyük etkisinin olduğunu düşünüyorum.

Lars von Trier'in seyrettiğim filmleri arasında en beğendiğim filmi. Ayıca her ne kadar Björk'ü bilsem de kadın vokal olarak dinlediğim birisi değildi.Fakat yönetmen o'nun bu kendine özgü müzik anlayışını filmle çok iyi birleştirmiş.



 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder