2 Ağustos 2013 Cuma

Susuz Yaz (1964)

 



60'lı yıllar sinemamız adına birçok önemli ve de özgün örneklerin olduğu bir dönemmiş.

Necati Cumalı’nın 11 kısa öyküden oluşan kitabından sinemaya aktarılmış bu örnekte su, toprak ve kadın üçlüsü üzerinde yürütülen mülki haklardan yola çıkılarak Anadolu'yu çok eskiden beri gelen bir damardan yakalıyorlar. Filmin başarısındaki en önemli noktalardan birisi de budur. Bir bütün olarak düşünülürse kazandığı ödüllerin hepsini hakediyor.

Hülya Koçyiğit'in ilk filmlerinden biri olmasına rağmen oyunculuk adına hiç de sırıtmamasının yanısıra Erol Taş'ı da başroldeki başarılı performansı ile filme katkılarını görüyoruz. Filmle birlikte bir kez daha Erol Taş'ın sinemamızda değerinin anlaşılmadığının/bilinmediğinin farkına varıyoruz.(En azından oyuncu özelinde genel kanaatim bu yönde.)

Filme getirebileceğim eleştiri ancak seslendirmeler konusunda olabilir. Bu durum da sadece bu filme özel bir şey olmadığı, o dönem genelde rastlanılan bir durum olduğundan fazla üzerinde durmaya gerek yok.

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder