2 Ağustos 2013 Cuma

Il conformista / Konformist (1970)

 



Düz bir faşizm eleştirisi olmayan filmde yönetmen bu tür baskıcı rejimlerde farklılıkların bastırılması yönünde gelişen olaylara ana karakterin çocukluğu, aile yaşantısı, kadına bakışı üzerinden izler arayarak Freud vari şekilde yaklaşıyor. Sistemin içinde yaşanan birçok gelişme faşizmin dönüştürücülüğü başlığı altında değerlendirilebilir ancak odak noktası 'cinsellik' olarak alınmış diyebilirim.

Kendisini partiye teslim etmesi, küçük burjuva bir kadınla evlenmek istemesi veya Mussolini düştükten sonra eşcinsel ilişkinin peşinden gitmesi bastırma ve dönüştürücülüğe örnek olarak gösterilebilir.


Filmde görüntü yönetmeninin de olağanüstü bir iş çıkardığını rahatlıkla görebiliyoruz. Bunun en temel örnekleri ışığın ustaca kullanımıyla karşımıza çıkıyor. Prof'un çalışma odasındaki gölge oyunu bunun zirve yaptığı yerdir. (ikili o esnada Platon'un 'Devlet' eserindeki mağara alegorisinden bahsediyor.)

Filmin uyarlandığı roman bizde 'düzen adamı' adıyla yayımlanmış. Il conformista'nın kökünde de boyun eğen, sorgusuz sualsiz itaat eden anlamları yatıyor.



 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder